ENDÜLÜS’TE İSLAM – Düşüncenin Başkenti Kurtuba
Doğu’nun ve Batı’nın bütün bilim adamlarını kendine hayran bırakan Endülüs Medeniyeti, üç semavi dinin mensuplarını barış içinde bir arada yaşatmıştı.
Garaudy’e göre şayet o medeniyet yaşatılabilseydi, günümüz insanlığını kesinlikle büyük bir huzur ve sükun içinde kardeşçe yaşayabilirdi. Manevi yönü güçlü insani, evrensel bir Rönesans; 16. yüzyılda ortaya çıkan maddeci ve Allah’ı inkar eden Rönesanstan 300 yıl önce İspanya’da müslüman Endülüs’te doğabilirdi. Ne yazık ki cevabını kitapta bulabileceğiniz sebeplerle doğamadı.
Mütefekkirimize göre, Batı dünyası ruhunu kaybetmiştir. Batı’yı çıldırmışçasına taklit eden diğer dünya ülkeleri de ruhunu kaybetmek üzeredir. Bu ruhunu kaybediş, Allah’a ve manevi değerlere sırtını dönüş bütün dünyayı intihara sürüklemektedir. İslam’ın Endülüs Medeniyeti gibi bir altın çağ daha oluşturabileceğinden emin olan Garaudy, bu İslam’ı uyanış ve dirilişin mutlaka gerçekleşmesi gerektiğini ve gerçekleşeceğini savunur.
Kitabın konuları:
- Endülüs’teki Batı İslam’ı
- Endülüs İslam’ında Hayatın Anlamı
- Müslüman Endülüs’te hayat
Kitapta fikir ve mütadeleleri anlatılan ilim ve fikir önderleri:
- Kurtubalı İbn Meserre
- Kurtubalı İbn Hazm
- İbn Cebirol
- İbn Bacce
- Kadiksli İbn Tufeyl
- İbn Rüşd
- Başhaham Musa İbn Meynun
- Mürsiyeli İbn Arabi
Bu filozofların fikirlerinden alıntılar:
İbn Meserre, gayeye ve insani olgunluğa ermenin dört safhasını belirlemiştir:
- Kişinin kararsız ve anlık niyetine uygun, görece bir saadet vardır.
- Daha yüksek görece bir mutluluk da ferdin eylemi ile tabiatı arasındaki uyumdur.
- Onun da üstünde, varlığın mükemmelliğinin gerektirdiği şeylerin gerçekleşmesidir.
- En yüce saadet ise İlahi Kanun’un davetine kayıtsız şartsız uymaktır.
İbn Hazm: Bütün dinleri derinlemesine inceleyen İbn Hazm iman, ahlak, aşk, ceza hukuku vb. konularda Hristiyanların sapkın görüşlerine ve Kuran’ı yanlış yorumlayan fıkıhçı ve sufilere sert cevaplar verir. Şu sözü çok çarpıcıdır: “İnsanların cehaleti korkunç! O kadar ki anlamadan okudukları Allah’ın ayetleriyle çocuklarını azarlamaya kalkıyorlar.”
İbn Bacce: “İnsani düşünceye sahipken gereğince hareket etmek yerine kötü davranan kimseye kelimenin tam anlamıyla hayvan denilebilir. Zira, o haliyle insan değildir o, hayvan ondan üstündür. Böyle birisi için düşünce kötülük sayılır.”
İbn Rüşd: “İlahi bilgi, beşeri bilgiden farklıdır. Çünkü; varlıkların var oluşu, bizim bilgimizin sebebidir, halbuki Allah’ın bilgisi varlıkların varoluşlarının sebebidir.”
İbn Tufeyl: “Hayy” çizgi filminin senaristi diyebileceğimiz İbn Tufeyl’in düşüncelerinde var ettiği üç insan tipinin karşılaştırması gerçekten ufuk açıcı. Bunlardan biri Hayy, diğerleri Absal ve Selaman.
İbn Meymun: “Yahudi olmayan ahmakların ve pek çok beyinsiz Yahudi’nin savunduğu şu ‘Allah, her insanın doğumundan itibaren iyi mi yoksa kötü mü olacağını alnına yazar’ görüşünü aklından dahi geçirme! Yaradan, insanın iyi ya da kötü olmasını önceden alnına yazmaz.”
Yusuf AKBULUT