Bir Psiyatristin Gizli Defteri – Kitap Analizi
Hayatımızın mutlaka bir anında çekinerek de olsa kapısından girdiğimiz psikiyatr doktorlarından biri ama bu sefer farklı dinleme sırası bizde.
Dr. Small bu kitabında yaşadığı birkaç doktorluk tecrübelerinden bahsetmiştir. Her vakayı ayrı başlıklar altında tek tek ele almıştır ve kitabın içeriğine baktığımızda çıplak vaziyette kafa üstünde duran bir genç kız, tek eline küsmüş ve onu hiç kullanmayan bir adam, oğlunu kaybetme korkusuyla tıp fakültesi kitapları okuyan bir anne gibi gerçekten ilginç denebilecek sıra dışı olaylara tanık olduğunuzu hissediyorsunuz adeta.
Beynin kişilikle olan bağlantısı ve erken ya da geç yaşta yaşadığımız bir takım olumsuz olayların hayatımızda ya da beynimizde bıraktığı izleri es geçemeyiz. Zaten bunun farkına vardığımız sırada da mevcut olumsuzluğunun iyileştirilme durumunu hızlandırabiliyoruz. Bir Psikiyatristin Gizli Defteri’ de bize bu farkındalıkları sunmuştur.
Genel olarak kitap kişiliğimizin beyinle olan bağlantısını ortaya koyarak ufkumuzu açmanın yanında hayatla ilgili sorgularımızı da artırmaktadır. En rahat koltuğunuza geçip ve arkanıza yaslanın böylelikle ilginç satırların yanı sıra kendinizi arınmış hissedeceksiniz.
Kanepeye oturdu bana baktı. “ Dr. Sefton kısmen haklıymış. Ben aslında hiç hamile kalmamışım. O kadar çok istemiştim ki aklım beni gerçekten hamile olduğuma inandırmış. Üstelik kendim de terapistim! Anlamalıydım böyle olduğunu. İstedikleri bir şey olmayınca insanların
Kitaptan alıntı.
nasıl deliye döndüğünü bilen biriyim. Ama her şey öyle tuhaftı ki! Bebeğin tekmesini hissettiğime yemin edebilirim. Doktorum şimdi diyor ki o gazdan olabilirmiş. Nasıl olur böyle bir şey?”