Kitabın Adı: AGAPİ
Kitabın Yazarı: Sarah Jio
Kitabın Türü: Roman
Kitabın Yayınevi: Pena Yayıncılık
Kitabın Muhtevası: Mistik bir yeteneğinin olduğunu ve bu yetenek ile otuz yaşını doldurmadan yerine getirmesi gereken bir görevi olduğunu yeni öğrenen Jane adlı bir karakterin hikayesi üzerine kurulu bir roman.
Kitabı okumaya başlayacağımda bir öğretmen arkadaşım -ki kendisi Sarah Jio hatasıdır- bu kitabin Sarah Jio’ya ait tek kötü kitap olduğunu söylemişti. Bundan mı etkilendim bilmiyorum, kitap elimde uzun süre süründü. Sonra dirayetle bitirmeye odaklandım ve 60. Sayfadan sonra hızla okuyup bitirdim. Sonuç olarak; Bu kitap kardeşime aitti, iyi ki de ondan ödünç alıp okumuşum. Zira para versem verdiğim paraya üzülürdüm. Tamam yalın anlatımı güzel. Haddi aşmayan betimlemeler güzel ama hikaye saçmaydı… O kadar çok aşk kelimesi geçiyordu ki aşk kelimesinden tiksindim.
Ayrıca içinde altı çeşit aşktan bahsediliyordu da bu aşk çeşitleri için verilen hikayeler bence tespitlerine uymuyordu.
Bir hikayede kadın durağan geçen evliliğinden bunalarak iki çocuğuna ve sorunsuz eşine rağmen komşusuyla yasak ilişki içine giriyor. Sonrada sesiz sedasız kocasına geri dönüyordu. Bu da bir çeşit aşkmış(!) insanların nefsine yenik düşerek isledikleri suçları aşk kelimesinin altına saklayıp hoş göstermeleri çok sinir bozucu… Tabi aşkı her şeye mazeret gösteren kitaplarda öyle… Kişisel kanaatimdir!…
Eee… Ne diyeyim? Bence illa bu yazarı okumak istiyorsanız Böğürtlen Kışı’nı okuyun. Çok güzel diyorlar. Yada bu kitabı okuyun canım. Herkes aynı değerlendirecek değil ya!.. Belki sizin hoşunuza gider.
Kitaptan alıntı:
“Sevgili Jane,
Sen beni tanımıyorsun. Ama ben seninle doğduğun gün tanıştım. O gün sana özel ve nadir bir yetenek bahsedildi. Bu yetenek yıllar boyu seçilmiş az sayıda kişiye geçen ve sana diğerlerinin göremediği aşkı bütün biçimlerinde gösteren bir yetenekti. Ama bu yetenek sana büyük bir sorumluluk ve bir sonraki doğum gününe kadar tamamlaman gereken bir görev de veriyor. Kalanını yüzyüze konuşmamız gerekli. Noelden sonraki gün pioneer squaredeki daireme gelebilir misin? Saat ikide birlikte çay içeriz. Main caddesindeki waldron Building’de olacağım. Daire 17. Seni bekleyeceğim.
Sevgilerle,
Colette Dubois”
Sanki şarbonluymuş gibi kartı tezgahın üzerine bıraktım…